Mücadele Birliği

Üniversite öğrencileri, idam edilerek katledilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı Beyazıt Meydanı'nda andı. Denizler idam edilse de, kalplerinin Beyazıt Meydanı'nda atmaya devam ettiği, 19 Mart'ta ilk barikatın Denizlerin Üniversitesi Beyazıt Meydanı'nda aşıldığı belirtilerek onların mücadelesinin yürütüleceğini vurguladı.

İstanbul'da üniversite öğrencileri, 6 Mayıs 1972’de idam edilerek katledilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan'ı anmak için Beyazıt Meydanı'nda andı. Deniz Gezmiş Yusuf Aslan Hüseyin İnan'ın resimlerinin olduğu pankart açılan eylemde Anmada, "Mahir ve Denizlerin yolundayız birleşirsek kazanırız", "Yaşasın Devrim ve sosyalizm", " 68'lerin izinde mücadeleyi büyütüyoruz", "Gençlik Denizlerin izinde" dövizleri taşındı.

"Birer Devrim Meşalesi Olarak Yanmaya Devam Ediyorlar"

"Denizlere Sözümüz Devrim Olacak", " "Kahrolsun Faşizim Yaşasın Mücadelemiz", " Nehirden Denize özgür Filistin", "Deniz Yusuf İnan Savaşa Devam", Yaşasın Devrimci Dayanışma" sloganları atılan eylemde basın açıklamasını okuyan Alper Burak Tayhan tepeden tırnağa cüretin, devrimci kararlılığın ve uzlaşmazlığın örneği olan ve 68 hareketinin, 71 kopuşunun önderleri olan Denizler; 6 Mayıs 1972’de asılarak katledildiğini hatırlatarak "Ardından geçen yarım asrı aşkın sürede, Denizler halklarımızın bilincine ve yüreğine gömüldü. Birer devrim meşalesi olarak yanmaya devam ettiler, hala ediyorlar" dedi.

"Devrim Tarihini Değiştirdiler"

Sermaye egemenliğinin Denizleşen gençliği gördükçe, o derin korkuyu tekrardan yaşıyarak faşist baskılarını arttırdığını Ama ne olursa olsun, Denizlerin kavga ruhunun üniversiteli gençliğin, liseli gençliğin, işçi-işsiz gençliğin ruhuna ve sokaktaki mücadelesine, eylemlerine yansıdığını söyleyen Tayhan, Deniz, Yusuf ve Hüseyin'in devrimci çağın bir zorunluluğu olarak tarih sahnesine çıktıklarında; devrim tarihini değiştirdiklerini vurguladı.

"Buzu Kırdılar Yolu Açtılar Ve Gençliğe Mücadele Mirası Bıraktılar"

Denizler tarih sahnesine çıkana, ve hatta tarih yazana kadar bu topraklarda var olan mücadelenin; düzenin sınırlarını aşamadığını, parlamentarizmin barikatını yıkamadığını ifade eden Tayhan "Ardından genç önderlerimiz, yarattıkları mücadele ateşi ile bu barikatları yaktılar, yıktılar. Buzu kırdılar, yolu açtılar ve kendilerinden sonraki gelecek tüm kuşaklara, biz öğrenci gençliğe bir mücadele mirası bıraktılar" diyerek parlamenter mücadeleyi aşıklarını söyledi.

Dünya genelinde kitlesel eylemlerin sahneye çıktığı ve devrimci bir çağın başladığı 60’lı yılların bu topraklarda da grevlerin, direnişlerin, işçi ve öğrenci eylemlerinin geniş bir boyuta ulaştığı 68 hareketi ile karşılandığını, 68 hareketinin; faşist uygulamaların arttığı, NATO ile ilişkilerin ve emperyalizmin boyunduruğunu sağlamlaştırdığını belirten Tayhan, 68 Hareketinde öne çıkan Denizler, bu hareketin doğal öncüsü olduklarını söyledi.

"Kampüslerden Sokaklara, Grevlerden Tarla İşgallerine Dayanışmayı Ördüler"

İstanbul üniversitesi’nde, ODTÜ’de ve daha birçok üniversitede demokratik üniversite talepleri için boykotlardan işgallere kadar mücadeleyi büyütmekle kalmayıp, akademizmin dar sınırlarını aşarak kampüsleri sokaklarla, öğrenci gençlik mücadelesini sınıf bilinciyle ve işçi mücadelesiyle buluşturmayı başardıklarını beliren Tayhan "6. Filo’yu denize dökerek; anti-emperyalist eylemler örgütlediler. Grevlerde işçi sınıfı ile, tarla işgallerinde köylü ile dayanışmayı ördüler" diye konuştu.

"Filistin Halkıyla Enternasyonal Dayanışmayı Sağladılar"

Tayhan, ABD emperyalizminin ve İsrail siyonizminin işgali altındaki Filistin topraklarında Filistin halkıyla omuz omuza enternasyonal dayanışmayı büyüten Denizlerin yalnızca okul sınırlarını değil, tüm sınırları aşarak tüm insanlık için mücadele etmenin örneği olduklarını belirterek enternasyonal dayanışmayı sağladıklarını vurguladı.

"Cesaretleri Ve Gözü Pek Kavgalarıyla Önderleştiler"

Denizlerin burjuva egemenliğine karşı savaş açarak 71 çıkışı ile birlikte gerçek kurtuluş adına gerek okullarda, gerek sokaklarda, gerek Filistin’de gerekse başka alanlarda olduklarını ifade eden Tayhan, "Cesaretle, durmak bilmez devrimci coşkularıyla, gözü pek kavgalarla ve büyük bir fedakarlıkla önderleştiler. Bu süreçte tutsak düştüklerindeyse, 'Devrim Yapmaktan Geliyorum' diyecek ve zindanlardan çıkar çıkmaz eylemlere koşan bir kararlılıkla mücadele ettiler" diyerek Denizlerin cüretine işaret etti.

"Mahirlerle Devrimci Dayanışmayı Yarattılar"

Deniz, Yusuf ve Hüseyin esir düşüp idam ile yargılandıklarında; dışarıdaki yoldaşlarının onları kurtarmak için girişmediği eylem, yapmadığı plan kalmadığını söyleyen Tayhan "Mahir Çayan’lar, Cihan Alptekin’ler ve daha onlarca yoldaşları Denizlerin idam kararını iptal ettirebilmek için amansızca eylemlere giriştiler ve bu uğurda katledildiler. Onlar, aynı zamanda devrimci dayanışmanın bir temsilini yarattılar. Bugün gençlik olarak yan yana yürüttüğümüz mücadele, bu devrimci dayanışmanın ruhunu içinde taşımalıdır" diyerek devrimci dayanışmanın önemine dikkat çekti.

"53 Sene Geçse De Denizler Ölmedi"

Ve 6 Mayıs günü gelip darağacına çıktıklarında, onlar halkların bilincinde bir ateş yaktıklarını biliyorlardı. Üzerinde yaşadığımız topraklarda öğrenci gençlik ile işçi sınıfının, emekçi halkların kurtuluşunu işaret eden son sözlerin ardından tabureyi tekmelediler ve önemli olanın çok yaşamak değil, yaşanılan süre boyunca büyük şeyler yapmak olduğunu tarihin sayfalarına yazarak ölümsüzleştiler. 53 sene geçse de Denizler ölmedi, Denizlerin nabzı hala bu meydanda atıyor!

"Yoksulluk Geleceksizlik Gençlerin Yakasına Yapıştı"

Bugün de ekonomik ve politik krizler, sosyal çöküşler, akademik özgürlük sorunları ile karşı karşıya olduklarını, yoksulluğun her yanımızı sardığını, diğer yandan hak, hukuk, adalet gibi kavramların bir burjuvazinin tekeline alınarak eğitimin niteliğinin düşürülüp, gericileştirildiğini, okulların sermayeye peşkeş çekilerek işsizlik-geleceksizlik gençlerin yakasına yapışmış durumda olduğunu söyledi.

"19 Mart'ta İlk Barikat Denizlerin Üniversitesinde Aşıldı"

Öğrenci gençlik olarak ne akademik, ne sosyal, ne de temel olan hiçbir ihtiyaçlarını ücretsiz ve nitelikli şekilde alamadıklarını 19 Mart’ta başlayan gençlik mücadelesiyle halkın da yüzünü sokağa dönüp her yerin eylem alanına döndüğünü hatırlatan Tayhan, " 19 Mart böyle bir ortamdan doğdu. Ve 19 Mart’ta ilk barikat, tam burada, Denizlerin üniversitesi önünde aşıldı. Ardından bir fişek gibi ülkenin dört bir yanını sardı ve sokağa çağırdı. Tüm bu süreçte kampüslerde forumlar ve boykotlar, sokaklarda yürüyüşler ve eylemler, işçi sınıfı ile dayanışmalar ördük" dedi.

"Cüretli Mücadeleleri Yolumuzu Aydınlatıyor"

Tayhan şöyle devam etti: "Böylesi bir süreçte, Denizlerden miras kalan mücadeleye sahip çıkmaya, onu yaşatmaya ve alanlara taşımaya çok daha fazla ihtiyacımız oluyor. Denizleri öne çıkaran somut koşullar bugün bütünüyle değişmedi. Faşizm tekrar ve tekrar o günden daha büyük çelişkiler yaratarak, yeni Denizleri yetiştiriyor. Denizleri unutturmaya, mücadelelerini gençlik hevesi, romantizm olarak göstermeye çalışanlara karşı biz öğrenci gençlik, Denizlerin devrime feda ettikleri yaşamlarının ve cüretli mücadelelerinin daima yolumuzu aydınlattığını söylüyoruz. Gençlik olarak sokakları doldurduğumuzda, okul sıralarında oturduğumuzda, işçilerle dayanışmada Denizlerin ruhunu daima yanımızda taşıyacağımızı söylüyoruz."

"Denizlerin Açtığı Yoldan Yürümenin Zamanıdır"

"Biz öğrenci gençlik için Denizlerin cüretini kuşanmanın, onların kavgasını gençliğin bilincine taşımanın ve bugünün kahramanlarını yaratmanın zamanıdır! Denizlerin açtığı yoldan devrime sağlam adımlarla yürümenin zamanıdır!

Önderlerimiz Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan ölümsüzdür! İdamlar, bizi yıldıramadı, yıldıramayacak! Ölümsüzleşmelerinin 53. yılında Denizleri saygıyla anıyor, mücadelemizde yaşatıyoruz."

Basın açıklamasının ardından Deniz Gezmiş'in, Hüseyin İnan'nın Yusuf Aslan'ın son mektupları okundu.

19 Mart eylemleri nedeniyle, 1 Mayıs'ta Taksim'e yürümek isteyen çok sayıda gencin ve devrimcinin tutuklu olduğunu da hatırlatarak ve selamlayan üniversite öğrencileri tüm tutsaklar özgürleşinceye kadar mücadeleyi sürdüreceklerini beliterek sloganlarla eylemi sonlandırdı.